
Sevmek az kalır bayıldım! Kocam "Vınn" almış bana!
Yaşasın! Artık akşamları rahat rahat takılabileceğim nette.. I love u...
Çok özel bir ayrıntıyı atlamamalıyım. Bora bizi bile şaşırtan bir hareket yaptı ve Ayvalık tatilinden hepimize minik hediyelerle döndü! Bana şık bir bilezik-küpe takımı, babaya anahtarlık, kardeşe iki bidilik çorap. Hediyemi alınca usulca sordum, “N. Hanım’ı unuttun mu yoksa?” diye. Unutmamış. Ona da süslü bir toka almış. Eh oğlum, sen nasıl bir adamsın? Kanatsız meleğimsin….
Post 2: Buzz kimin Limonata
Dün (Pazar) buralar aşırı sıcaktı. Önceden söz verdiğim için öğlen çocukları alıp Mc Donalds’a gittim. Klima çatlatan sıcakları mıdır yoksa restoran eve yakın olduğundan mıdır bilinmez araba soğuyamadı bir türlü. Yana yana gittik geldik.
Çocuklar demişken.. Hadi bu çocuk.. Annesinin dondurmasından otlanan bu ibişe ne demeli?
Sıcaktan bayılan Bora eve girer girmez kanepeye boylu boyunca serildi. Hesapta havuza gidecekti. Evin serinliği çok hoşuna gitmiş yazık… Bunu havuza değişmedi.
Alt kat çok serin oluyor gerçekten. Akasyaların gölgesi ve toprak zeminin etkisiyle her dem klimalı gibi. Ama üstler tam bir fırın. Ortalama 29 derece diyim siz anlayın. Geceleri bile klimayla uyuyoruz.
Çağan’ı bir çırpıda yıkayıp yatırdım. Aslında niyetim uzanmaktı ama TV karşısında kalmasına kıyamadığım için limonata yapmaya çağırdım Bora’yı.
Tam giriştik ki arkadaşları geldi. Doluştu mu demeliyim yoksa? Baktım sıcakta dolanıyorlar, kıyamadım: “Gelin beraber yapalım” dedim. Çok hoşlarına gitti, sürü halinde, sırayla ve hevesle yaptılar limonatayı.
Sonrası fotoroman:
Post 3. Yiyos içiyos, ortalığı batırıyosYaz başı, serin bir sabah.
Sabah alemlerinin kralı, erken öten horoz Çağan kuşlara laf ata ata kahvaltısını suratına sıvıyor. Küççük herif, koca kaseden sadece üç kaşığı ağzına isabet ettirebiliyor. (Yemeğin sonunda bunu alıp komple suya sokmak suretiyle pakladım)