Büyük lokma ye, büyük laf konuşma demişler.
"Asla almam" dediğim tabletin peşinde bu kadar koşacağımı bileydim, vallahi de tillahi de demezdim o lafı. Ama dijital dünyaya iş yapınca, kaçınılmazmış meğersem bu tablet işi. Hayır o değil de lanetlenmiş gibi, bana bulaşan herkes de bi ton koşturdu, o çok acayip.
Neyse efenim, uzun çabalar ve atraksiyonların ardından, Wacom Cintiq isimli bu cillop, dün akşam itibariyle elime ulaştı.
Bisiklet alınmış çocuk gibi, havalara uçmuş bir halde hemen kutusunu açıp kurdum merakla. Sadece o kadar mı? Akşam yemeğinde çabuk doydum, oğlanı hızlı uyuttum, sofrayı falan toplamadan oturdum başına. Uykum da gelmedi (!) ha, yatağa 02:00'de gittim zorla.
Bugün ise aklım hep onda. Hani diyorum, izin falan mı alsam acaba bir kaç gün? :))
Tabletimi almak için elin Amerikasında telef olan, bi de yetmezmiş gibi yüklenip taşıyan Sevgili
Deniz ve Atılım'a ne kadar teşekkür etsem az. Pssst... bundan güzel bi app yaparız ki biz ;))